My reflection, dirty mirror
-yansımam, kirli ayna
There's no connection to myself
-kendime bağlantım yok
I'm your lover, I'm your zero
-senin sevgilinim, senin kahramanınım
I'm in the face of your dreams of glass
-senin cam rüyalarının yüzündeyim
So save your prayers
-buyüzden dualarını sakla
For when we're really gonna need'em
-onlara gerçekten ihtiyaç duyacağın zaman için.
Throw out your cares and fly
-dikkatini dışarı at ve uç
Wanna go for a ride?
-gezmeye gitmek ister misin?
She's the one for me
-o benim için bir tane
She's all I really need
-O benim gerçekten ihtiyaç duyduğum herşey
Cause she's the one for me
-çünkü o benim için bir tane
Emptiness is loneliness, and loneliness is cleanliness
-boşluk yalnızlıktır ve yalnızlık alışılagelmiş temizliktir
And cleanliness is godliness, and god is empty just like me
-ve alışılagelmiş temizlik, dindarlıktır, ve Tanrı, sadece benim gibi boş şeydir
Intoxicated with the madness, I'm in love with my sadness
-çılgınlıktan sarhoş oldu, üzüntümle aşığım
Bullshit fakers, enchanted kingdoms
-saçmalık uyduran kimseler kırallıkları büyüledi
The fashion victims chew their charcoal teeth
-moda kurbanları onların mangal kömürü dişlerini çiğner
I never let on, that I was on a sinking ship
-ben asla batan bir geminin üstünde olduğumu söylemem,
I never let on that I was down
-asla aşağıda olduğumu söylemem
You blame yourself, for what you can't ignore
-beni görmezlikten gelemediğin şey için kendini suçluyorsun
You blame yourself for wanting more
-daha çok istediğin için kendini suçluyorsun
She's the one for me
-o benim için bir tane
She's all I really need
-o benim gerçekten ihtiyaç duyduğum herşey
She's the one for me
-o benim için bir tane
She's my one and only
-o benim bir tanem ve tek